Böbrek taşları bir diğer adıyla ‘Nefrolitiazis’ idrardaki kristallerin oluşturduğu sert yapılardır.
Böbrek Taşının Epidemiyolojisi
30-50 yaşlar arasında erkeklerde kadınlara göre daha sıklıkla görülür. Ne kadar erken yaşta görülürse tekrarlama olasılığı o kadar yüksektir. Son zamanlarda çocuklardaki görülme sıklığı artmıştır. Ayrıca birinci derece yakınında böbrek taşı olanlar, obezite, diyabet ve metabolik sendrom riski iki kat daha fazla görülmektedir.
Patofizyolojisi
Böbrek taşı, idrardaki mineral ve tuzların yoğunlaşıp kristalleşmesi sonucu birbirine yapışarak sert yapılar oluşturması sebebiyle meydana gelir. Yapılarına göre %75’i kalsiyum okzalat taşları, %15’i amonyum-magnezyum fosfat(sitrüvit) %6’ı ürik asit ve geri kalanı sistin taşları olarak gruplandırılabilir. Obezite ve beden kitle indeksi artışı taş oluşumun tekrarlanmasında en önemli faktör olarak görülmektedir. Çünkü obez ve fazla kilolu bireyler; idrarla daha fazla sodyum, kalsiyum, ürik asit, sitrat atmaktadır ve idrarları daha asidiktir. Özellikle beden kitle indeksi yüksek olan erkeklerde ürik asit taşları oksalat taşlarına göre daha fazla görülür.
Operasyon Sonrası Görülme Sıklığı
Emilimi engelleyen Roux- en-Y gastrik bypass (RYGB), gibi mide küçültme operasyonları sonrası ürik asit taşları daha sık görülür. Buna karşın mide kelepçesi ya da mide bandı operasyonları sonrası görülme sıklığıyla ilgili bir artış kaydedilmemiştir.
Kalsiyum Okzalat Taşları
Hastaların yarısına yakınında hiperkalsürik kalsiyum taşları görülmektedir.Hiperkalsüri; erkeklerde günlük 300 mg’dan fazla kadınlarda ise günlük 250 mg’dan fazla miktarda kalsiyumun idrarda toplanması anlamına gelir.
Kalsiyum Okzalat Taşları Oluşum Nedenleri
Hiperparatiroidizm, glukokortikoid kullanımı, hipertiroit, fazla D vitamin alımı, renal tübüler asidoz ve sarkoidoza bağlı gelişebilir. İdyopatik hiperkalsüriyi tetikleyen faktörlerin; genetik yatkınlık, aşırı kalsiyum alımı, bağırsak geçirgenliğinin bozulması, böbreklerdeki kalsiyum geri emilimindeki azalma ve uzun süren yatak istirahati olabileceği düşünülmektedir.
Diyette Kalsiyum İçeren Besinleri Kısıtlamayın !
Eskiden önerilen düşük kalsiyumlu diyetlerin kemiklerdeki kalsiyum kaybına yol açtığı ve omurga kırık riskini arttırdığından dolayı şu anda önerilmemektedir. Süt ürünlerine karşı alerji yada intoleransı olanlarda kalsiyum desteklerinin yemekle birlikte alınması tavsiye edilir.
Diyet Tedavisi
Düşük kalsiyumlu bir diyettense, düşük hayvansal proteinli, düşük yağlı, günde 1-2 porsiyon süt ürünü içeren, düşük sodyumlu diyet önerilir.
Uzak Durulması Gerekenler
Kızartmalar, çay, şarküteri ürünleri, kola gibi gazlı içecekler, kepekli ürünler, unlu-şekerli gıdalar ve yağlı kuruyemişlerden uzak durulmalıdır.
Pancar Suyuna Diyetinizde Yer Verin
Pancar suyu da idrarı alkali yapma etkisinden dolayı önerilmektedir.
Ürik Asit Taşları
Ürik asit yiyeceklerdeki pürin bazının son ürünüdür. Ürik asidin çözünürlüğü idrar hacmine, pH’ ına ve idrardaki doygunluğuna bağlıdır.
Diyet Tedavisi
Et Tüketimine Dikkat!
Pürinden zengin olan et, tavuk, kümes hayvanları, kabuklu deniz ürünleri kısıtlanmalıdır.
Bitkisel Besinleri Tercih Ederken Bilmeniz Gerekenler
İdrarı alkali yapan ıspanak, çilek, mantar, kuşkonmaz, karnabahar, brokoli ve kuru baklagillerden biri günde 1 porsiyonu aşmamalıdır. Bunun haricindeki yeşil sebzeler bol yenmelidir.
Sitrin Taşları
Sağlıklı bir birey günlük 20 mg sitrini idrarla dışarıya atarken, hasta bireylerde bu miktar 250 mg’ı bulmaktadır. Sitrinin çözünürlüğü bazik ortamda arttığı için idrar pH’ ı 7’nin üzerinde tutulmalıdır.
Su Tüketiminizi Arttırın
Sitrin kristalizayonunu azaltmak için günlük 4 lt sıvı alınmalı ve düşük sodyumlu diyet uygulanmalıdır.
Sitrüvit Taşları
Magnezyum- amonyum fosfat ve karbonat yapılı olan sitrüvit taşları kadınlarda erkeklere göre iki kat fazla görülmektedir. Üreaz enzimi taşıyan bazı bakterilerin sebep olduğu düşünülmektedir. İdrarda amonyak ve karbondioksit çıkışı idrarı bazik yaptığından, idrar pH’ ı düşürülmelidir.
Hangi Suyu Seçtiğiniz Önemli
Özellikle kızılcık suyu, idrarın asiditesini arttırdığından sitrüvit taşlarının tedavisinde önemli yeri vardır.
Nutrition Istanbul, Mart 2017, Sayısı 7