Hamilelik süresince anne adaylarımızın hormon seviyelerindeki değişikliklerden dolayı iştah atakları ve buna bağlı olarak birçok besine karşı aşerme durumu söz konusu olabilir.
Çoğu anne adayında 6. haftalardan itibaren başlayan ve birinci trimester, yani gebeliğin ilk üç aylık döneminin bitiminde ortadan kalkan bu durum bazı anne adaylarında daha ileriki haftalara kadar devam edebilmektedir. Bu süreçte en sık arzulanan gıda maddelerinin arasında tuz ve tuzlu yiyecekler ilk sıralarda yer almaktadır. Anne adaylarımızın beden sağlığının korunması, bebeğin sağlıklı gelişiminin sağlanması ve rahat bir doğuma hazırlanması için bu sürecin kontrol altına alınması oldukça önemlidir.
Aşırı Tuz ve Tuzlu Yiyecek Tüketiminin Bebek ve Anne Adayları İçin Riskleri Nelerdir?
Özellikle mide bulantısı sık olan anne adaylarımızda tuz ve tuzlu yiyecekleri tüketme isteği artmaktadır. Aşırı tuz tüketiminin her dönem olumsuz etkileri olduğu gibi, anne ve bebek içinde bu özel dönemde sağlık için olumsuz riskleri vardır. Dünya Sağlık Örgütü’nün anne adayları için önerdiği günlük tuz tüketimi 5 gramdır. Yapılan araştırmalarda, Ülkemizde bu oranın 3 katına çıktığını belirtilmiştir. Yani günlük kişi başı 15 g tuz tüketildiği sonucuna varılmıştır. Diyetle alınan fazla tuz kan basıncında artışa neden olarak anne adaylarında gebelik zehirlenmesine neden olabilir. Gebelik zehirlenmesi, gebeliğin son 4 ayında kan basıncının 140/90 mm/Hg üzerinde olması, idrarda protein görülmesi ve vücutta ödem artışıyla kendini gösteren plasentanın bebeği besleyememesiyle anne ve bebek için ciddi durumlara sebep olur. Anne adaylarında böbrek yetmezliği, akciğer ödemi, bebekte ise gelişme geriliği, erken ve düşük doğuma sebebiyet verilen bu durumdan kaçınmak için optimal miktarda tuz tüketilmesi gerekmektedir.
Bebeğinize ve Bedeninize Yeterli ve Doğru Tuz Tüketimini Sağlamak İçin;
Her zaman taze ve tuz eklenmemiş besinler tercih edilmelidir. Yemeklerinizde ihtiyaç kadar iyotlu tuz kullanılmalıdır. Hamilelik süresince yetersiz miktarda iyot alımı çocuklarda zekâ geriliğine, konuşma ve öğrenme güçlüğüne, büyüme geriliğine, anne adaylarında ise düşük ve ölü doğum riskine sebep olabilmektedir.
Nelerde Fazla Tuz Bulunur?
Pişirme sırasında oluşacak iyot kaybının en aza indirilmesi için, yemeklerinize pişirdikten sonra tuz eklenmelidir. Saklarken de serin, kuru, karanlık ortamda ve cam kaplarda muhafaza edilmesine dikkat edilmelidir. Besin etiket okuma alışkanlığı kazanılmalıdır. Hazır paketli ürünlerin tuz içeriğini bilerek, bilinçli tüketilmelidir. Özellikle sodyum miktarına bakılarak tuz içeriği hakkında bilgi sahibi olunmalıdır. 1 gram sodyum 2,5 gr tuza denk gelmektedir. Tuzlu peynirler, turşu, salamura, tuzlu zeytin, tuzlu kuruyemişler, konserve, işlenmiş şarküteri ürünlerinin içeriğinde tuz oranı fazla olduğundan mümkün olduğunca tüketilmemelidir. Sofrada ayrıca tuzluk bulundurulmamalıdır. Böylece ekstra tuz tüketilmez ve tuz tüketimi %15 azaltılmış olur. Tuz ve tuzlu yiyecek tüketiminin sonradan kazanılan bir alışkanlık olduğu unutulmamalıdır. Beslenme alışkanlarının temeli ilk anne karnında atılmaktadır. Dolayısıyla anne adaylarının bu süreçte kendilerini doğru, sağlıklı ve yeterli beslemesi, bebeklerinin ileriki yaşam kalitesine katkıda bulunmaktadır.
Nutrition İstanbul 2. Sayı